

Bati: Albachten, Gievenbeck, Mecklenbeck, Nienberge, Roxel
Sehir hakkinda vermis oldugum bir kac bilgiden sonra benimle alakali olan bölümlerine geciyorum Münster´in.
Münster ile tanismam 01.04.2006 tarihinde üniversite girisinin acilanmasi sonucuyla oldu. Dis Hekimligine alindigima cok sevinmistim, fakat tanimadigim hic gitmedigim bir sehirde, yani Münster. Münster Westfälische Wilhelms-Üniversitesi Dis Hekimligi Fakültesine alinmistim...
Biraz sevincli biraz buruk bir sekilde üniversitenin ilk günü Münster´e ailemle birlikte gelmistim. Korkuyordum, cünkü ailemden uzak bir sehirde okuyacaktim ve sehrin nasil bir yer oldugunu bilmiyordum.
Ve...Güzel sonuc...
Benim icin gönderilen bir sehir oldugunu düsünmeye basladim...Benim hoslandigim hersey sanki burda toplanmis...Yesil sessiz bir doga, güzel insanin icini rahatlatan kocaman bir göl (Aasee), ögrencilerin bol oldugu (özellikle Türk ögrencilerin), insanlarin paylasmayi ögrendigi, üniversiteye dogru olan yolculugun genellikle otobüsle degilde bisikletle oldugu ve hatta bisikletlerin arabalardan kat kat daha fazla oldugu, yazi yaz (her ne kadar bu sene pek öyle olmasada) kisi tam kis olan :)), hele bir de güzel arkadasliklar edinmissen film-oyun aksamlarinin, konserlerin (Peynir Gemisi Grubunu (solist ve gitarist cok iyi dostumdur) anmadan gecemicem), sinema-tiyatro ziyaretlerinin, cafelerinin, cafelerdeki kakao tadinin, Firenze cafesindeki tabak külahlarin, müzelerinin (mesela: Picasso Müzesi), tarihinin, eglencelerinin, arkadasliklarinin, dostluklarinin, asklarinin ve sevgilerin en güzel oldugu en güzel sehir...
MÜNSTER`DE YASAMAK, ÖGRENCILIK BAMBASKA...
2 yorum:
Bekle beni geliyorum münstere:) öyle bir anlatmışsın ki Nazlı'cığım insanın oraya gelesi geliyor. Bakalım kısmet olacak mı. Fotoğrafta harika çıkmışsın bu arada. Sevgilerimle...
Hele bi gel, uzaklar sana gelir
Sen hele bi gel, bütün dertler bitiverir
Hep seni bulur, uzun zor sıkıcı günler
Yazık olur, hadi gel kurtar bizi
:)) eee hele bi gel sende :))
Yorum Gönder